Doğa'nın Şekilleri 1 / Güzel Yaratıklar
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Çöpün Gizli Yaşamı
Çöplerin alternatif gizli yaşamını sunan, atılan çöpleri konu alan fotoses projesi.
Fotoğraflar: Filip Krajniak, Ainara García
Çöplerin alternatif gizli yaşamını sunan, atılan çöpleri konu alan fotoses projesi.
Fotoğraflar: Filip Krajniak, Ainara García
Çöplerin alternatif gizli yaşamını sunan, atılan çöpleri konu alan fotoses projesi.
Fotoğraflar: Filip Krajniak, Ainara García
La Goncha Butfika
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
"Kompost'ta buluşalım mı?" La Goncha Butfika karakterinin (@ggumusayak tarafından yaratılmıştır) Aguarón'un çöp yığınından alışveriş yaptıktan sonra tüm evini çöplerden inşa edebileceğini anladığı bir stand-up dans performansı: 1 yatak, 3 televizyon, evlat edindiği 2 oyuncak bebek (Miranda ve Lulila) ve Papa Christo'dan oluşan bir aile, bir sürü video kaset, dağlar kadar içilmiş bira kutuları, bir dart tahtası, yenmiş muz kabukları, kırık bir kahve makinesi, dünden kalan kahve, bir tenis raketi, bir yoga matı, kar ve spor ayakkabıları... Hepsi çöplükten, kim bilir bizler kendimizi ne zaman bu çöplükte bulacağız? La Butfika, çöplerimizi ne yaptığımıza dair kaba-yontulmamış bir yaklaşım sunuyor. Çöp diye attıklarımız kullanılabilir şeyler miydi acaba? Kendi pisliğimizi temizlemeye hazır mıyız? Eğer hedefi 12'den vurabilirseniz belki de en büyük ödül sizin olur? Kim bilir? Ödül mü? Kompost!
Görseller: Ainara García, Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Daphne Targotay
Nest_lings
Kendi kendine terapötik ve süreçsel bir pratik olan “Nest_lings” (Yuva, Yavru kuşlar) mekâna özel bir proje ve performanstır. Mahremiyet ve barınma mekânı olarak yuvaların şiirselliğinde var olur. Kuş dünyalarının doğal tekniklerinden ve Gaston Bachelard'ın “Mekanın Şiirselliği” ve “Maddenin Düşlemleri”nden esinlenerek, tamamen çevresel ortamın (Casa Algaia, Aguarón, İspanya) kaynaklarıyla insan boyutuna uygun bir (kuş) yuvasını inşa ettiğim duyarlı/bilinçli (mindfulness) bir uygulamayı rezidansın 7 günü boyunca sürdürdüm. Doğada yaşamak/Doğa o l m a k ile olan ilişkimin bir metaforu olarak,"Nest_lings" bedenin doğal manzaraya (alana) derinlemesine dalmasının, sığabileceği bir "ev" ya da güvenli bir alan yaratımının bir araştırması oldu ve ilk solo performansımın ortaya çıkmasıyla sonuçlandı.
Canlı kuş sesi müdahaleleri ve kolektif "kuş cıvıltıları" ses düzeni (soundscape), kuluçkadaki hayallerime cömertçe ses izolasyonu sağladı. Daha basit bir ifadeyle buna otobiyografik olarak icra edilen yeryüzü (arazi, Doğa, ç.n.) sanatı da diyebilirsiniz.
Konsept, yerleştirme, performans: GCV
Ses (sound) sanatı: Lucía Sombras
Canlı ses müdahaleleri: Selin Göksel
Video sanatı: Ainara García
Seslendirenler: Derya Demiroğlu, Alina Tofan, Lucía Sombras, Alberto Monreal, Paula F. Schiaffino, Elena Fernández Lanza, Filip Krajniak
I ain’t your Mama
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
"Ben Senin Annen Değilim" LasNoMamas kolektifinin, içinde yaşadığımız ataerkil toplumda Doğa ve dişil parçalarımızın hadımı arasındaki ilişkiyi feminist bir mizah ile ele alan bir süreç projesidir. Doğa, nasıl erkekler tarafından kontrol edilmeye çalışılıyorsa, kadın bedenlerimiz de öyle. Neden tüm ataerkil toplum normları; nasıl göründüğümüz, ne giyindiğimiz, nasıl davranmamız gerektiği hakkında bir şeyler söylüyor da; kim ve ne olduğumuz ve ne olmak istediğimiz hakkında bir şeyler söylemiyor? Karşı karşıya kaldığımız durumlarla nasıl yüzleştiğimizi ve izleyicinin varlığımızın bazı kısmılarıyla nasıl yüzleşmesini istediğimizi mizahi bir yaklaşımla ele almaya karar verdik. Hiç kimse bundan hoşlanmıyorsa "Ne olmuş yani?"
"Çimleri biçme zamanı mı gelmiş?"
"Saçları fırçalamak mı veya çamaşır yıkamak mı?"
"Ne olmuş yani?!"
LasNoMamas: Gonca Gümüşayak, Daphne Targotay, Ana R. Espejo, Mariona Ríos, Teresa Martí, ExplorNJ
Fotoğraflar: Ismael Larraz
Küçük sembol resim: Selin Göksel
Gerçeklik Hücresindeki Bölünme
Taşlar herhangi bir binanın temelidir. Bu taş yığını benim yeni evim. Sahip olduğum ve kaybettiğim diğer evlerden tamamen farklı. Taşların altına gizlenmiş bu kadın bedeni toplum tarafından onaylı. Daima başkaları için kendini feda eden, yaşamı besleyen kadın. Bu beden her zaman yaşamdan başka bir şeyi ifade etmekle suçlanır. Taşlarımla konuşacağım ve beni kurban etmeye ihtiyaç duyan insanlığın yarattığı her şeyi parçalayabilecek güce sahip bir dağ olacağım.
Video: Ainara García
Doğa'nın Şekilleri 2
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Ormanın bilincinde olmak, Doğa’ya yakın olmak, yaşamı mümkün olan en yakın mesafeden gözlemleyebilmek, dikkatli ve makro fotoğrafçılığın yarattığı bir ayrıcalıktır. Ormanda tek başınıza yapacağınız gezintiler sayesinde çok daha fazlasını görebilir ve yakalayabilirsiniz... Üstelik artık Doğa ile bağlantı aramanıza da gerek yoktur Dikkatli bir gözlemci onunla birleşerek onun tamamen ayrılmaz bir parçası haline gelir. "Doğanın Şekilleri" - bu benim dünyayı deneyimleme ve belirli bir yerde ilgimi çeken nesneleri arama yöntemim. Bulup (ya da 2023’te onlar beni buldular) fotoğrafladığım yaratıklar ve nesneler Aguarón ve çevresinin ayrılmaz parçaları.
Nehir Akar (akmazsa da)
Binlerce yıldır akan ama şu anda akmayan bir nehrin oluşturduğu yarıkta geçirdiğim son birkaç gün, beni yaratıcı süreçlerin devamsızlığı üzerine düşündürüyor. Belirli bir düzeni sürdürmese bile etkisi derin olabilir. Buradaki çalışmam genellikle nehrin sesini hissettirmek için kullandığım bir tür enstalasyondur. Bu özel durumda ise sessizlik, yani duyulabilir bir melodinin olmayışı, müzik yapısındaki fermata (müzikteki durak, sessiz süreç, ç.n.) kadar önemlidir. Sadece, insan yaşam dinamiğinin tüm dünya varlıkları için geçerli olmadığını anlamamız gerekiyor. Arroyo del Plogar (nehri) eninde sonunda akacak ve sesi duyulacaktır.
Bacanas, Hijas de Parra
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Bir Doğurganlık Ritüelinin Geri Kazanılması
Adını bir çeşit üzüme veren Cariñena, çoğu şarap üretim bölgesinde olduğu gibi, uzun yollar boyunca mükemmel şekilde sıralanmiş üzüm bağlarının bolluğuyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte üzüm ve şarap, bereketin, çılgınlığın ve kontrolsüzlüğün simgesidir.
İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca dönüştürdüğü bu alanı izlerken, bu üzüm bağlarının kendi kendine kalmış vahşi hallerini, Romalıların sömürüsünden önce bu manzaranın nasıl olduğunu merak etmemek elde değil; şarapla ilgili ritüeller daha önceki uygarlıklarlarda, hatta Diyonizos ve Baküs ortaya çıkmadan önce, kadınların hala doğurganlıklarının ve cinselliklerinin hakimi olduğu, hazzın bir tanrının zevkine değil, kendi bedenlerindeki doğa ile ilgili bir gizemin açığa çıkmasına bağlı olduğu dönemlerde, bu manzara nasıldı?
Bacanas, Hijas de Parra (Parra’nın kızları), üzüm bağlarını, hazzın keşfi için kendi başlangıç gizemlerini kutlayabilecekleri kutsal bir kadın alanı olarak geri kazanmak istiyor.
Yönetmen: Lucía Callén (Lucía Sombras)
Performans: Lucía Callén, Teresa Martí
Video: Ainara García
Fotoğraflar: GCV
Aşk
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
Ahşap küp üzeri deniz kabukları ve lup mercek.
Aşk, iki deniz kabuğunun birlikteliğini konu alıyor. Karşıtlığın birleşimden ortaya çıkan güzelliği ve dengeyi vurguluyor.
Şehir yaşamının bizi doğal yaşamdan uzaklaştırdığı bu dönemde, hayatımızı çevreleyen sarmalları takip ederek, mikrodan makroya, doğal dünyayı çok daha yakından incelemeye odaklandım.
